Uzun yıllardan beri insanlar Cilt Yenileme ile daha genç görünmek ve yaşlanmanın görünür etkilerini azaltmak amacıyla çeşitli cerrahi tedavi yöntemlerine başvurmaktadır. Yüz germe operasyonları bunların en yaygın örnekleridir. Sonuçta, yüz germe operasyonu ciddi bir ameliyattır ve anestezi, dokuların kesilmesi, tekrar dikilmesi, uzun iyileşme süreci, enfeksiyon riski anlamına gelmektedir. Asimetri, doğal olmayan görüntü muhtemel diğer komplikasyonlardır.
Cilt gençleştirme konusuna ilgili pek çok adayın yukarıda bahsi geçen sebeplerden dolayı cerrahi girişimleri tercih etmemesi sonucu cerrahi olmayan, iyileşme sürecinin daha kısa olduğu veya hiç olmadığı lazerle cilt yenileme ve lazerle cilt gençleştirme teknikleri geliştirilmiş ve son yıllarda giderek populerliği artmıştır. Ameliyat risklerini almadan cildin sıkılaştırılması, kırışıklıkların giderilmesi ve yerçekimi etkisi ile ciltte oluşan sarkmaların toparlanması çeşitli dokularda muazzam değişiklikler yapabilen lazer ile cilt gençleştirme teknolojileri ile mümkün olabilmektedir.
Lazerle cilt yenileme işleminde kullanılan lazer cihazlarının tamamı cilde yüksek enerjili ışınlar gönderirler. Bu lazer ışınları cildin yapısında bulunan su molekülleri veya kromofor adı verilen ve renk içeren maddeler tarafından tutulurlar. Işık enerjisinin su ve kromoforlarca tutulması sonucu enerji ısıya dönüşür ve cildin ışığa maruz kalan bölgesini kontrollü olarak katmanlar halinde tahrip eder. Lazer atışlarına maruz kalma sonucu tahrip olmuş cildin güneş ve benzeri etkilerden yıpranmış ve kırışmış dış katmanlarının yerini, yeni oluşan taze cilt dokuları alır. Bazı lazerler cilt yenileme işlemini cilt dokularını tahrip etmeden sadece ısıtarak da sağlamaktadır.
Cilt gençleştirme işlemi sonucunda cilt yapısı ve görüntüsünde önemli bir gelişme sağlanabilir. Cilt daha genç, daha sağlıklı, lekelerden ve izlerden arınmış daha temiz ve duru bir görünüme kavuşur. Lazerle cilt yenileme işlemi ile cildin elastikiyeti artar ve kırışıklıklar önemli oranda azalır.
Cilt Gençleştirme Amacıyla Kullanılan Lazerler
Ablative Cilt Gençleştirme Lazerleri (Lazerle Cilt Soyma) Uygun bir derinlikte kontrollü bir şekilde cildin üst tabakasını soyarak etki ederler. Bu cilt yenileme tekniği ile cildin yüzeysel tabakaları ısıtılır. Aynı anda doku içindeki su buharlaşır ve cildin yıpranmış ve yaşlı görünüme neden olan üst tabakaları tahrip olur. Bunun sonucunda fibroplast aktivitesi artar, yeni kolajen ve matrix proteinleri oluşur ve tamamen yeni bir cilt matriksi ortaya çıkar.
Ablatif uygulamalarla yapılan lazerle cilt soyma işleminden sonra ciltteki yara ve yanık görüntüsü yaklaşık 1 hafta devam eder. Bu süre içinde cildin çok iyi korunması gerektiği için 1 hafta evde istirahat edilmesi önerilir. Lazerle cilt soyma yöntemi ile kırışıklıklar, ince çizgiler, akne skarları (sivilve izleri) ağız ve göz çevresindeki yaşlanma etkileri başarılı bir şekilde tedavi edilebilir.
Ablative yöntem kullanılarak lazerle cilt gençleştirme işleminde 2 tip lazer yaygın olarak kullanılır.
1- CO2 (Karbondioksit lazerler)
Ürettikleri dalga boyu 10,600 nm’dir. Işın karbon dioksit gazı yardımı ile yayılır. Dokulardaki su molekilleri tarafından abzorbe edilen lazer ışınları suyun 100 ºC’ye kadar ısınmasını sağlar. Cilt yüzeyinden itibaren 30 µm-100 µm derine kadar penetre olur.
2- Er:Yag Lazerler
2940 nm dalga boyunda lazer ışını üretirler. Cilt üzerinde bıraktıkları termal (ısıya bağlı) tahribat CO2 lazerlere göre daha azdır. Su içeren dokular tarafından daha verimli absorbe edilir. Epidermisin yapısı yüksek miktarda sudan oluştuğu için Er Yag lazerler daha yüzeysel bir cilt soyma işlemi sağlarlar.
Bu iki cilt yenileme sistemlerinin birleştirildiği cihazlar da mevcuttur. Non-Ablatif Cilt Gençleştirme Lazerleri Non-Ablative (Ablative olmayan) lazerlerin enerji düzeyleri daha düşüktür ve cilt yüzeyinde herhangi bir tahribata yol açmazlar. Termal hasarı dermal tabakalarda yaparlar ve epidermis korunur. Nonablatif lazerle cilt gençleştirme tönteminde epidermis tahrip olmamakta, cilt altı doku uyarılmakta ve bunun sonucunda yeniden yapılanmaktadır.
Bu cilt gençleştirme tekniği ile kırışıklıklar ve güneşten kaynaklanan yaşlanma etkileri, pigmentasyon problemleri, genişlemiş vasküler lezyonlar cilt üzerinde her hangi bir yara oluşturmadan başarılı bir şekilde giderilir ve cilt tonusu düzelir.
Non-ablative lazer teknolojisi kullanılarak yapılan lazerle cilt gençleştirme işleminden sonra CO2 ve Er:Yag lazerlerde olduğu gibi iyileşme süreci yoktur ve normal yaşantıya hemen geri dönülebilir. Diğer taraftan sonuçları cildin üst tabakası soyulmak suretiyle uygulanan lazerle cilt yenileme işlemi kadar başarılı değildir. Kozmetik uygulamalar sebebiyle günlük yaşantısının etkilenmesini istemeyen, hemen işine geri dönmesi gereken bireyler için çok uygun bir yöntemdir. Non-ablative lazerle cilt gençleştirme yöntemi yüz yanısıra, boyun, göğüs, kollar, eller, bacaklar ve ayaklarda da uygulanabilir.
Non-Ablative Lazerle Cilt Yenileme İşleminde Kullanılan Lazer Çeşitleri
Fraksiyonel Lazerler
Lazer ışınlarının pixelleştirilmiş mini ışınlara bölünme şeklidir. Küçük mikrokolonlar halinde dokuların içine nüfuz eder. Pixel ve fraksiyonlar (bölgeler halinde) cilde etki eder. Lazer ışınlarına maruz kalan bölgelerdeki dokular tahrip olurken aralarda sağlam bölgeler de kalmaktadır. Dolayısıyla fraksiyonel teknolojisi ile uygulanan lazerle cilt gençleştirme işlemi sonucunda iyileşme çok daha çabuk olur. Mikroışınların çarptığı, mikrotedavi alanları şeklinde adlandırılan bölgelerde meydana gelen yeni kolajen oluşumu cildin yenilenmesini sağlar. Fraksiyonel lazer le cilt yenileme teknolojisi ile çalışan farklı dalga boyu ışın üreten cihazlar mevcuttur. Kırışıklıkların giderilmesi, akne skarları (sicilce izi tedavisi) tedavisi, pigmente lezyonların azaltılması, melasma tedavisi ve cilt rejuvenasyonunda etkilidir.
Plasma
Plasma enerjisi ile derinin alt tabakalarının tehrip edilmesi suretiyle cilt gençleştirme sağlar. Alt tabakaların tahrip olması esnasında üst tabaka zarar görmez dolayısıyla iyileşme süreci çok kısadır.
Yüzeyel Er:Yag
Agresif olmayan bir lazerle cilt gençleştirme tedavi yöntemidir. Daha minör kırışıklıkların tedavisi ve özellikle güneş etkisi ile yıpranmış cildin yenilenmesinde etkilidir.
İnfrared Lazerler
Özellikle 1064 nm, 1320 nm ve 1450 nm gözle görülmeyen ışık üretirler. Bu ışık da su molekülleri tarafından emilir ve dermilsile epidermis aynı anda ısıtılır. Cildin üst tabakası olan epidermisteki termal hasarı önlemek için cilde agresif bir soğutma uygulanır. İnfrared lazerler kolajeni yeniden yapılandırıp sıkıştırarak cilt gençleştirme sağlarlar. Kırışıklık ve sivilce tedavisinde yaygın olarak kullanılan infrared lazerlerle yapılan cilt yenileme uygulaması ışınların doku içine penetrasyonu fazla olması sebebiyle ağrılıdır.
Lazerle Cilt Yenileme Tedavilerine Nasıl Başlanabilir?
Ana prensipler birbirine benzemekle birlikte çok çeşitli, detayda farklı özelliklere sahip lazerle cilt gençleştirme cihazları mevcuttur. Bu cihazların doğru kullanılması tam bir uzmanlık alanıdır. Cilt yapısının ve cilt lezyonlarının çok iyi tanınması gerekmektedir. Lazerle cilt gençleştirme tedavisi her bireyin cilt yapısı ve ihtiyaçlarının farklı olması sebebiyle kişiye özel planlanmalıdır. Pulse süresi, verilecek enerji şiddeti, tedavi tekrarlama sayısı, seans sayısı ve aralıkları her hasta için ayrı planlanır. Tedaviye başlamadan önce mutlaka bu tip cilt yenileme amacıyla kullanılan lazerler konusunda uzman bir dermatolog veya plastik cerraha başvurunuz. Her cihaz her hasta ve ihtiyaç için uygun olmayabilir.